1 |
<!--#set var="ENGLISH_PAGE" value="/philosophy/why-free.en.html" --> |
2 |
|
3 |
<!--#include virtual="/server/header.tr.html" --> |
4 |
<!-- Parent-Version: 1.96 --> |
5 |
<!-- This page is derived from /server/standards/boilerplate.html --> |
6 |
<!--#set var="TAGS" value="essays aboutfs principles" --> |
7 |
<!--#set var="DISABLE_TOP_ADDENDUM" value="yes" --> |
8 |
|
9 |
<!-- This file is automatically generated by GNUnited Nations! --> |
10 |
<title>Yazılımın Neden Sahibi Olmamalıdır - GNU Projesi - Özgür Yazılım Vakfı</title> |
11 |
|
12 |
<meta name="Keywords" content="GNU, GNU Projesi, FSF, Özgür Yazılım, Özgür Yazılım Vakfı, Yazılımın Neden |
13 |
Sahibi Olmamalıdır" /> |
14 |
|
15 |
<!--#include virtual="/philosophy/po/why-free.translist" --> |
16 |
<!--#include virtual="/server/banner.tr.html" --> |
17 |
<!--#include virtual="/philosophy/ph-breadcrumb.tr.html" --> |
18 |
<!--GNUN: OUT-OF-DATE NOTICE--> |
19 |
<!--#include virtual="/server/top-addendum.tr.html" --> |
20 |
<div class="article reduced-width"> |
21 |
<h2>Yazılımın Neden Sahibi Olmamalıdır</h2> |
22 |
|
23 |
<address class="byline">yazan <a href="https://www.stallman.org/">Richard Stallman</a></address> |
24 |
|
25 |
<p> |
26 |
Sayısal bilgi teknolojisi, bilginin güncellenmesini ve kopyalanmasını |
27 |
kolaylaştırarak insanlığa katkıda bulunmaktadır. Bilgisayarlar bu işlemleri |
28 |
hepimiz için daha kolay hale getirmeyi vaad etmektedirler.</p> |
29 |
|
30 |
<p> |
31 |
Bu kolaylaştırma, herkes tarafından istenmemektedir. Telif hakları sistemi |
32 |
yazılım programlarına, çoğunun yazılımının olası faydalarını kamudan saklama |
33 |
gayesinde bulunan “sahiplere” olanak verir. Kullandığımız |
34 |
yazılımların yalnızca kendileri tarafından kopyalanabilir ve |
35 |
değiştirilebilir olmasını istemektedirler.</p> |
36 |
|
37 |
<p> |
38 |
Telif hakları sistemi matbaa ile eşzamanlı gelişmiştir— kopyalamaya |
39 |
seri üretimi getiren teknoloji. Telif hakları sistemi bu teknoloji ile uyum |
40 |
içindeydi çünkü burada söz konusu olan sadece seri ve yüksek hacimli üretim |
41 |
yapabilecek kopyalayıcıların kısıtlanmasıydı. Bu sistem, kitap okurlarının |
42 |
özgürlüğünü kısıtlamıyordu. Baskı makinasına sahip olmayan sıradan birf |
43 |
okur, kitabını ancak kalem ve mürekkep kullanarak kopyalabilirdi ve bunun |
44 |
için çok az okur suçlanmıştı.</p> |
45 |
|
46 |
<p> |
47 |
Sayısal teknoloji matbaaya göre çok daha esnektir: bilgi bir kez sayısal |
48 |
hale sokulduktan sonra kolayca kopyalanarak başkaları ile |
49 |
paylaşılabilir. İşte tam da bu esneklik telif hakları gibi bir sistem ile |
50 |
uyumsuzluğa yol açar. Günümüzde yazılım telif haklarının uygulanması için |
51 |
giderek artan şiddette tedbirlerin alınmasına da bu uyumsuzluk yol |
52 |
açmaktadır. Yazılım Yayıncıları Birliği'nin (Software Publishers Association |
53 |
- SPA) şu dört uygulamasına bakalım:</p> |
54 |
|
55 |
<ul> |
56 |
<li>Arkadaşınıza yardım etme amacıyla dahi olsa yazılım sahiplerine itaat |
57 |
etmemenin yanlış olduğunu vurgulayan yoğun propaganda.</li> |
58 |
|
59 |
<li>İş ya da okul arkadaşlarını gizlice şikayet edecek ispiyoncularla |
60 |
işbirliğine gidilmesi.</li> |
61 |
|
62 |
<li>İşyerlerine ve okullara (genellikle polis yardımı ile) yapılan baskınlar ve |
63 |
insanlardan kanun dışı kopyalama yapmadıklarına dair kanıt istenmesi.</li> |
64 |
|
65 |
<li><abbr title="Massachusetts Institute of Technology">MIT</abbr>'den David |
66 |
LaMacchia gibi kişilerin, bırakın yazılım kopyalamayı (herhangi bir şey |
67 |
kopyaladığı için suçlanmadı), sadece kopyalama cihazlarını açıkta |
68 |
bıraktıkları ve bunların kullanımını sansürlemedikleri gerekçeleri ile (ABD |
69 |
devleti tarafından, SPA'nın talebi üzerine) kovuşturma.<a |
70 |
href="#footnote1">[1]</a></li> |
71 |
</ul> |
72 |
|
73 |
<p> |
74 |
Bu uygulamalar, her kopyalama makinasının başında izinsiz kopyalamayı |
75 |
engellemek üzere bir görevli bulunan ve vatandaşlarının bilgiyi gizlice |
76 |
kopyalayıp el altından 'samizdat' olarak dağıtmak zorunda kaldığı eski |
77 |
Sovyetler Birliği'ndeki uygulamaları andırmaktadır. Elbette aralarında bir |
78 |
fark var: Sovyetler Birliği'ndeki bu uygulamaların amacı politikti, ABD'de |
79 |
ise asıl amaç kârdır. Ancak bizi etkileyen amaçlar değil eylemlerdir. Her ne |
80 |
sebeple olursa olsun bilgi paylaşımının engellenmek istenmesi benzer |
81 |
yöntemlere ve sert uygulamalara yol açmaktadır.</p> |
82 |
|
83 |
<p> |
84 |
Yazılım sahipleri bilgiyi kullanma hakkımızı kontrol etmek için pek çok |
85 |
çeşit görüş hazırlarlar:</p> |
86 |
|
87 |
|
88 |
<ul> |
89 |
<li id="name-calling">Terim karmaşası yaratmak. |
90 |
|
91 |
<p> |
92 |
Sahipler, “korsanlık” ve “hırsızlık” gibi kötü |
93 |
çağrışımlı sözcüklerin yanı sıra “fikri mülkiyet” ve |
94 |
“zarar” gibi hukuki terimleri kullanarak kamuoyuna belirli bir |
95 |
düşünce şeklini dayatmaya çalışmaktadırlar, programlarla fiziksel nesneler |
96 |
arasında basite indirgenmiş bir benzetme.</p> |
97 |
|
98 |
<p> |
99 |
Fiziksel nesnelerin mülkiyetine dair fikir ve içgüdülerimiz, bu nesnelerin |
100 |
sahibinin <em>elinden alınmalarının></em> doğru bir şey olup olmadığı |
101 |
üzerine kuruludur. Bir şeyin <em>kopyalanmasına</em> direk olarak |
102 |
ilgilendirmez. Yine de yazılım sahipleri birebir aynı mülkiyet kavramlarını |
103 |
uygulamamızı istemektedirler.</p></li> |
104 |
|
105 |
<li id="exaggeration">Abartma. |
106 |
|
107 |
<p> |
108 |
Sahipler, kullanıcılar programları izinsiz olarak kopyaladıklarında |
109 |
“zarar” gördüklerini veya “ekonomik kayba” |
110 |
uğradıklarını söylerler. Ancak kopyalama yazılım sahibi üzerinde doğrudan |
111 |
bir etkiye yol açmaz ve kimseye zarar vermez. Yazılım sahibi, ancak yazılım |
112 |
için para ödeyecek bir kullanıcı bunun yerine kopyalamayı tercih ederse bir |
113 |
kayba uğrayabilir.</p> |
114 |
|
115 |
<p> |
116 |
Biraz düşünürsek görürüz ki çoğu kişi kopyaladığı şeyi para karşılığı satın |
117 |
alacak değildir. Buna rağmen yazılım sahipleri sanki herkes bir kopyayı |
118 |
satın alacakmış gibi 'kayıp'larını hesaplarlar. Buna en nazik ifade ile |
119 |
abartmak denir.</p></li> |
120 |
|
121 |
<li id="law">Kanun. |
122 |
|
123 |
<p> |
124 |
Yazılım sahipleri sık sık kanunların mevcut durumundan ve bizi tehdit etmek |
125 |
için kullanabilecekleri cezalardan bahsederler. Bu yaklaşım, içinde günümüz |
126 |
yasalarının sorgulanamaz bir ahlak öğretisi olduğu düşüncesini |
127 |
barındırır—aynı zamanda da söz konusu cezaları (hiç kimsenin |
128 |
varlıklarından sorumlu olmadığı) doğa yasaları olarak kabul etmemiz |
129 |
beklenir.</p> |
130 |
|
131 |
<p> |
132 |
Bu ikna etme yöntemi eleştirel düşünceye fazla dayanamaz, alışılmış düşünsel |
133 |
pratikleri kuvvetlendirmeye yöneliktir.</p> |
134 |
|
135 |
<p> |
136 |
Kanunların haklı/haksız ayrımı getirmediği aşikardır. Her Amerikalı |
137 |
hatırlamalıdır ki, 1950'lerde, pek çok eyalette bir siyahi kişinin otobüsün |
138 |
ön kısmında oturması kanunen yasak idi ancak bunun haklı olduğunu ancak |
139 |
ırkçılar iddia edebilir.</p></li> |
140 |
|
141 |
<li id="natural-rights">Doğal haklar. |
142 |
|
143 |
<p> |
144 |
Yazarlar genellikle yazdıkları programlar ile aralarında özel bir bağ |
145 |
bulunduğunu ve bu sebepten dolayı programla ilgili istek ve çıkarlarının |
146 |
geriye kalan herkesinkinden—hatta dünyanın geriye kalanından daha |
147 |
önemli olduğunu savunurlar. (Genellikle yazılımın kopyalama hakkına sahip |
148 |
olan yazarı değil, bir şirkettir, ancak bu çelişkiyi görmezden gelmemiz |
149 |
beklenir.)</p> |
150 |
|
151 |
<p> |
152 |
Bu iddiayı bir etik aksiyomu olarak sunanlara—yazar sizden daha |
153 |
önemlidir aksiyomu—kendim de kayda değer bir yazılım geliştiricisi |
154 |
olarak ancak bu iddianın saçma olduğunu söyleyebilirim.</p> |
155 |
|
156 |
<p> |
157 |
Ancak insanlar bu doğal haklara dair iddiaları iki sebepten ötürü mantıklı |
158 |
bulmaya eğilimlidir.</p> |
159 |
|
160 |
<p> |
161 |
Birinci sebep fiziksel nesnelere benzetme eğilimidir. Ben makarna makarna |
162 |
pişirdiğimde bunu bir başkası yerse itiraz ederim çünkü öyle bir durumda ben |
163 |
yiyemem. Karşımdakinin eylemi ona fayda sağladığı ölçüde bana zarar verir; |
164 |
içimizden sadece biri makarna yiyebilir, o halde soru şudur: kim? Aramızdaki |
165 |
en küçük bir ayrım dahi etik dengenin değişmesini getirir.</p> |
166 |
|
167 |
<p> |
168 |
Yukarıdaki durumdan farklı olarak benim yazdığım bir programı çalıştırmanız |
169 |
ya da değiştirmeniz sizi doğrudan etkilerken beni ancak dolaylı yoldan |
170 |
etkiler. Bir arkadaşınıza verdiğiniz kopya sizi ve arkadaşınızı beni |
171 |
etkilediğinden daha çok etkiler. Böyle şeyleri yapmamanızı söyleme gücüne |
172 |
sahip olmamalıyım. Hiç kimse olmamalı.</p> |
173 |
|
174 |
<p> |
175 |
İkinci sebep ise yazarların doğal hakları olması gerektiği kuramının, |
176 |
toplumumuzun kabul edilmiş ve sorgulanamaz bir geleneği olarak insanlara |
177 |
anlatılmış olmasıdır.</p> |
178 |
|
179 |
<p> |
180 |
Tarihi açıdan bakarsak tam tersi durumun söz konusu olduğunu görürüz. ABD |
181 |
Anayasası oluşturulurken yazarların doğal haklara sahip oldukları fikri öne |
182 |
sürülmüş fakat kesin ve net şekilde reddedilmişti. İşte bundan ötürü ABD |
183 |
Anayasası telif hakları sistemine <em>izin verir</em> ancak bunu <em>şart |
184 |
koşmaz</em>. Telif hakkının geçici olmak zorunda olduğunun belirtilmesinin |
185 |
sebebi de zaten budur. Yine ABD Anayasa'sında telif hakkının amacının yazarı |
186 |
ödüllendirmek değil, gelişmeyi teşvik etmek olduğu belirtilmiştir. Telif |
187 |
hakkı kısmen yazarı ve daha fazla da yayıncıları ödüllendirir ancak bu |
188 |
ödüllendirmenin amacı davranış değişikliğini sağlamaktır.</p> |
189 |
|
190 |
<p> |
191 |
Toplumumuzun asıl geleneği telif hakkının kamunun doğal haklarına tecavüz |
192 |
ettiği yönündedir—ve telif hakkına ancak uzun vadeli kamu yararı |
193 |
yüzünden izin verilmektedir.</p></li> |
194 |
|
195 |
<li id="economics">Ekonomi. |
196 |
|
197 |
<p> |
198 |
Yazılımların sahipli olması gerektiği iddiası ile ilgili olarak öne sürülen |
199 |
son görüş ancak bu şekilde daha çok yazılım üretmenin mümkün olacağı |
200 |
düşüncesidir.</p> |
201 |
|
202 |
<p> |
203 |
Diğerlerine kıyasla bu görüş biraz daha mantıklı bir yaklaşım gibi |
204 |
durmaktadır. Geçerli bir hedefe yöneliktir—yazılım kullanıcılarını |
205 |
tatmin etmek. İnsanların bir şeyi üretmelerinin karşılığını iyi bir şekilde |
206 |
almaları halinde o şeyden daha çok ürettikleri deneysel olarak |
207 |
gözlemlenebilir.</p> |
208 |
|
209 |
<p> |
210 |
Ancak ekonomik görüşün bir kusuru vardır: farkın sadece ne kadar para |
211 |
ödendiği ile ilgili olduğu varsayımına dayanır. Bu varsayıma göre bizim |
212 |
istediğimiz <em>yazılım üretimi</em>dir, yazılımın sahibi olsun ya da |
213 |
olmasın.</p> |
214 |
|
215 |
<p> |
216 |
İnsanlar bu varsayımı olduğu gibi kabul ederler çünkü fiziksel nesnelere |
217 |
dair deneyimlerimizle uyumludur. Bir sandviçi ele alalım. Eşdeğer bir |
218 |
sandvici bedava ya da fiyatını ödeyerek alabilirsiniz. Eğer böyle ise iki |
219 |
eylem arasındaki tek fark ödediğiniz paradır. Satın almak zorunda olmanız ya |
220 |
da olmamanız sandvicin tadını, besleyici değerini değiştirmez ve her |
221 |
halükarda o sandvici sadece bir kez yiyebilirsiniz. Sandivici bir sahipten |
222 |
satın alıp almamanız bu eylemin ardından cebinizde kalan para dışında başka |
223 |
hiçbir şeyi doğrudan etkileyemez.</p> |
224 |
|
225 |
<p> |
226 |
Bu düşünce her fiziksel nesne için geçerlidir—bir sahibinin olup |
227 |
olmaması onun <em>ne olduğunu</em> doğrudan etkilemez ya da onu aldıktan |
228 |
sonra onunla ne yapacağınızı.</p> |
229 |
|
230 |
<p> |
231 |
Ancak eğer bir programın sahibi varsa bu onun ne olduğunu ve onu satın |
232 |
alırsanız onunla ne yapacağınızı etkiler. Buradaki fark sadece para farkı |
233 |
değildir. Yazılımların sahiplerinin bulunması sistemi, bu sahiplerin bir şey |
234 |
üretmesini sağlar ancak üretilen şey toplumun ihtiyaç duyduğu şey |
235 |
değildir. Bu da hepimizi etkileyen korkunç bir etik kirliliğe yol açar.</p></li> |
236 |
|
237 |
</ul> |
238 |
|
239 |
<p> |
240 |
Toplumun neye ihtiyacı vardır? Vatandaşlarının sorunsuzca erişebileceği |
241 |
bilgiye ihtiyacı vardır—örneğin insanların sadece çalıştırabilecekleri |
242 |
değil aynı zamanda okuyabilecekleri, düzeltebilecekleri, |
243 |
uyarlayabilecekleri, geliştirebilecekleri programlar. Ancak yazılım |
244 |
sahiplerinin sunduğu, genellikle inceleyemeyeceğimiz ya da |
245 |
değiştiremeyeceğimiz bir kara kutudan ibarettir.</p> |
246 |
|
247 |
<p> |
248 |
Toplumun aynı zamanda özgürlüğe ihtiyacı vardır. Bir programın bir sahibi |
249 |
olduğunda insanlar hayatlarının bir bölümü üzerindeki kontrolü kaybetmiş |
250 |
olurlar.</p> |
251 |
|
252 |
<p> |
253 |
Tüm bunların ötesinde toplumun ihtiyacı olan şey vatandaşlar arasındaki |
254 |
gönüllü işbirliği ruhunun pekiştirilmesidir. Yazılım sahipleri, bizler |
255 |
komşularımıza doğal olarak yardım ederken bu yaptığımız şeyin |
256 |
“korsanlık” olduğunu söylediklerinde toplumumuzun ruhunu |
257 |
kirletmiş olurlar.</p> |
258 |
|
259 |
<p> |
260 |
Bu yüzden <a href="/philosophy/free-sw.html">özgür yazılımdan</a> |
261 |
bahsederken kast ettiğimiz özgürlük kavramıdır; fiyat kavramı değil.</p> |
262 |
|
263 |
<p> |
264 |
Sahiplerin öne sürdüğü ekonomik görüş hatalıdır ancak ekonomi meselesi |
265 |
gerçek bir meseledir. Bazı insanlar sırf işin zevkinden ve getireceği ruhsal |
266 |
tatmin, şöhret gibi şeylerden ötürü faydalı yazılımları geliştirirler ancak |
267 |
bu insanların geliştirdiklerinin ötesinde yazılımları istiyorsak para |
268 |
bulmamız gerektiği doğrudur.</p> |
269 |
|
270 |
<p> |
271 |
1980'lerden beri özgür yazılım geliştiricileri para bulmak için bazı |
272 |
yöntemleri denemiş ve bazen başarılı olmuşlardır. Kimsenin çok zengin olması |
273 |
şart değildir; ortalama bir Amerikan ailesinin geliri yıllık olarak yaklaşık |
274 |
35.000$'dır ve bu miktarın programlamadan çok daha zevksiz işler için bile |
275 |
yeterli motivasyonu sağladığı görülmüştür.</p> |
276 |
|
277 |
<p> |
278 |
Yıllar boyunca, ta ki bir üniversite vakfı bunu gereksiz kılana dek, |
279 |
geliştirmiş olduğum özgür yazılımlara talebe yönelik özelleştirmeler yaparak |
280 |
hayatımı kazandım. Eklediğim her özellik süreç içinde standart sürüme de |
281 |
eklendi ve böylece halka sunuldu. Müşterilerim, bireysel olarak öncelikli |
282 |
olduğunu düşündüğüm özellikleri bir an önce geliştirmem yerine kendi |
283 |
ihtiyaçları için gerekli olan özellikleri geliştirmem için bana para |
284 |
ödediler.</p> |
285 |
|
286 |
<p> |
287 |
Bazı özgür yazılım geliştiricileri teknik destek hizmeti satarak para |
288 |
kazanmaktadır. 1994 yılında, yaklaşık 50 personeli olan Cygnus Support, |
289 |
yaptığı hesaplara dayanarak personelinin vaktinin %15'inin özgür yazılım |
290 |
geliştirmeye gittiğini belirtmiştir, bir yazılım firması için kayda değer |
291 |
bir oran.</p> |
292 |
|
293 |
<p> |
294 |
1990'ların başında, aralarında Intel, Motorola, Texas Instruments ve Analog |
295 |
Devices'ında bulunduğu bazı şirketler bir araya gelerek C dili için özgür |
296 |
GNU derleyicisinin geliştirilmesi amacıyla finansal destek vermişlerdir. Ada |
297 |
dili için GNU derleyicisi 90'lı yıllarda ABD Hava Kuvvetleri tarafından |
298 |
finanse edilmiştir ve o zamandan beri özellikle bu amaçla oluşturulmuş bir |
299 |
firma tarafından sürdürülmektedir.</p> |
300 |
|
301 |
<p> |
302 |
Özgür yazılım hareketi hala zayıf. Ancak ABD'deki dinleyici tarafından |
303 |
desteklenen radyo örneğinde de görüldüğü gibi kullanıcıları para ödemeye |
304 |
zorlamadan da büyük faaliyetleri desteklemek mümkündür.</p> |
305 |
|
306 |
<p> |
307 |
Günümüzde yaşayan bir bilgisayar kullanıcısı olarak <a |
308 |
href="/philosophy/categories.html#ProprietarySoftware">özel mülk</a> bir |
309 |
program kullanıyor olabilirsiniz. Eğer arkadaşınız sizden bir kopya isterse |
310 |
onu reddetmek doğru olmaz. İşbirliği telif hakkından daha önemlidir. Ancak |
311 |
gizli kapaklı bir işbirliği iyi bir topluma yol açmaz. İnsan hayatını |
312 |
dürüstçe, açık bir şekilde ve gururla yaşamalıdır; bu da özel mülk |
313 |
yazılımlara “hayır” demektir.</p> |
314 |
|
315 |
<p> |
316 |
Yazılım kullanan diğer insanlarla açık açık ve özgür şekilde işbirliğine |
317 |
gitmeyi hak ediyorsunuz. Yazılımın nasıl çalıştığını öğrenmeyi hak |
318 |
ediyorsunuz ve öğrencilere bu bilgiyi öğretmeyi hak ediyorsunuz. Yazılım |
319 |
bozulursa takdir ettiğiniz bir programcıyı tutup onu düzeltebilmeyi hak |
320 |
ediyorsunuz.</p> |
321 |
|
322 |
<p> |
323 |
Özgür yazılımı hak ediyorsunuz.</p> |
324 |
<div class="column-limit"></div> |
325 |
|
326 |
<h3 class="footnote">Dipnotlar</h3> |
327 |
<ol> |
328 |
<li id="footnote1">Suçlamalar sonradan düştü.</li> |
329 |
</ol> |
330 |
|
331 |
<hr class="no-display" /> |
332 |
<div class="edu-note c"><p id="fsfs">Bu makale <a |
333 |
href="https://shop.fsf.org/product/free-software-free-society/"><cite>Özgür |
334 |
Yazılım, Özgür Toplum: Richard M. Stallman'ın Seçilmiş Makaleleri</cite></a> |
335 |
kitabında yayınlanmıştır.</p></div> |
336 |
</div> |
337 |
|
338 |
<div class="translators-notes"> |
339 |
|
340 |
<!--TRANSLATORS: Use space (SPC) as msgstr if you don't have notes.--> |
341 |
</div> |
342 |
</div> |
343 |
|
344 |
<!-- for id="content", starts in the include above --> |
345 |
<!--#include virtual="/server/footer.tr.html" --> |
346 |
<div id="footer" role="contentinfo"> |
347 |
<div class="unprintable"> |
348 |
|
349 |
<p>Lütfen FSF ve GNU ile ilgili sorularınızı <a |
350 |
href="mailto:gnu@gnu.org"><gnu@gnu.org></a> adresine iletin. FSF ile |
351 |
iletişim kurmanın <a href="/contact/">başka yolları</a> da vardır. Lütfen |
352 |
çalışmayan bağlantıları ve başka düzeltmeleri veya önerilerinizi <a |
353 |
href="mailto:webmasters@gnu.org"><webmasters@gnu.org></a> adresine |
354 |
gönderin.</p> |
355 |
|
356 |
<p> |
357 |
<!-- TRANSLATORS: Ignore the original text in this paragraph, |
358 |
replace it with the translation of these two: |
359 |
|
360 |
We work hard and do our best to provide accurate, good quality |
361 |
translations. However, we are not exempt from imperfection. |
362 |
Please send your comments and general suggestions in this regard |
363 |
to <a href="mailto:web-translators@gnu.org"> |
364 |
|
365 |
<web-translators@gnu.org></a>.</p> |
366 |
|
367 |
<p>For information on coordinating and contributing translations of |
368 |
our web pages, see <a |
369 |
href="/server/standards/README.translations.html">Translations |
370 |
README</a>. --> |
371 |
Çevirilerimizde bulmuş olabileceğiniz hataları, aklınızdaki soru ve |
372 |
önerilerinizi lütfen <a |
373 |
href="mailto:web-translators@gnu.org">bize bildirin</a>.</p><p>Bu |
374 |
yazının çeviri düzenlemesi ve sunuşu ile ilgili bilgi için lütfen <a |
375 |
href="/server/standards/README.translations.html">Çeviriler BENİOKU</a> |
376 |
sayfasına bakın. Bu sayfanın ve diğer tüm sayfaların Türkçe çevirileri |
377 |
gönüllüler tarafından yapılmaktadır; Türkçe niteliği yüksek bir <a |
378 |
href="/home.html">www.gnu.org</a> için bize yardımcı olmak istiyorsanız, <a |
379 |
href="https://savannah.gnu.org/projects/www-tr">çalışma sayfamızı</a> |
380 |
ziyaret edebilirsiniz.</p> |
381 |
</div> |
382 |
|
383 |
<!-- Regarding copyright, in general, standalone pages (as opposed to |
384 |
files generated as part of manuals) on the GNU web server should |
385 |
be under CC BY-ND 4.0. Please do NOT change or remove this |
386 |
without talking with the webmasters or licensing team first. |
387 |
Please make sure the copyright date is consistent with the |
388 |
document. For web pages, it is ok to list just the latest year the |
389 |
document was modified, or published. |
390 |
|
391 |
If you wish to list earlier years, that is ok too. |
392 |
Either "2001, 2002, 2003" or "2001-2003" are ok for specifying |
393 |
years, as long as each year in the range is in fact a copyrightable |
394 |
year, i.e., a year in which the document was published (including |
395 |
being publicly visible on the web or in a revision control system). |
396 |
|
397 |
There is more detail about copyright years in the GNU Maintainers |
398 |
Information document, www.gnu.org/prep/maintain. --> |
399 |
<p>Copyright © 1994, 2009, 2021 Richard Stallman</p> |
400 |
|
401 |
<p>Bu sayfa <a rel="license" |
402 |
href="http://creativecommons.org/licenses/by-nd/4.0/deed.tr">Creative |
403 |
Commons Alıntı-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı</a> altında |
404 |
lisanslanmıştır.</p> |
405 |
|
406 |
<!--#include virtual="/server/bottom-notes.tr.html" --> |
407 |
<div class="translators-credits"> |
408 |
|
409 |
<!--TRANSLATORS: Use space (SPC) as msgstr if you don't want credits.--> |
410 |
<p><strong>Çeviriye katkıda bulunanlar:</strong></p> |
411 |
<ul> |
412 |
|
413 |
<li> |
414 |
Emre Sevinç |
415 |
<a href="mailto:emre.sevinc@gmail.com"><emre.sevinc@gmail.com></a>, |
416 |
2003. |
417 |
</li> |
418 |
|
419 |
<li> |
420 |
Sönmez Kartal |
421 |
<a href="mailto:sz@szk0.org"><sz@szk0.org></a>, |
422 |
2008. |
423 |
</li> |
424 |
|
425 |
<li> |
426 |
<a href="http://www.pittle.org/">Ali Servet Dönmez</a> |
427 |
<a href="mailto:asd@pittle.org"><asd@pittle.org></a>, |
428 |
2009. |
429 |
</li> |
430 |
<li> |
431 |
The FLOSS Information <theflossinformation@yandex.com>, 2019. |
432 |
</li> |
433 |
|
434 |
</ul></div> |
435 |
|
436 |
<p class="unprintable"><!-- timestamp start --> |
437 |
Son Güncelleme: |
438 |
|
439 |
$Date: 2021/08/28 13:29:46 $ |
440 |
|
441 |
<!-- timestamp end --> |
442 |
</p> |
443 |
</div> |
444 |
</div> |
445 |
<!-- for class="inner", starts in the banner include --> |
446 |
</body> |
447 |
</html> |