Herşey C.tesi sabah uyandığında gördüğü rüyayı anlatmasıyla başladı.. Rüyasında kar yağıyormuş, babasına kartopu atıyormuş.. Babası zaten dünden razı, Pazar ne yapacağını buldu kolay yoldan :) "Peki ben napıyorum kızım, yoksa ben gelmemiş miydim?" diye sorunca ne dese begenirsiniz. "Sen evde bize yemek pişiriyorsun annecim, senin görevin yemek yapmak bu rüyada"
"Peki!!"
Pazar günü evde mi kaldım, yok canım! Kendimi zorla rüyaya dahil ettirdim.. Kahvaltıdan sonra çıktık yola. Dağ yolu trafiği yoğundu. Bir ara zirveye ulaşamayacağımızı bile düşündük. Neyse ki ulaştık, kara, kar topuna doyduk. Bol bol yuvarlandı minik kuzu.. O kadar mutlu, o kadar memnundu ki halinden ıslanmak, kara batmak ya da soğuk olumsuz etkilemedi. İlk defa telesiyeje bindi, biraz korkar gibi oldu, sıkı sıkı tutundu ilk başta, ama sonra hemen alıştı.. Kısa alanda gidip orada da biraz kar oynayıp tekrar yukarı çıktık. Durup durup kendini karların içine attı. Karın içinde gömülmek, ayrıca henüz buzlanmamış tül gibi kar taneleri ile oynamak da çok keyiflendirmişti..
Eve dönüş vakti geldiğinde kardan adam yapamadığımız için biraz üzüldü. Fakat artık tadında bırakıp kardan adamı başka bir zamana bırakmamız gerekti. Ayrıca açık hava, oksijen hepimizi çok acıktırmıştı. Neredeyse yarım ekmek arası sucugu yedi bile diyebilirim-maşallah- Sobanın başında ısınıp, son çaylarımızı da yudumladıktan sonra manzarayı seve seve sıcacık evimize geri döndük..Söylemeden geçemeyeceğim; bir çok rüyamızı ertelemeden, hemen hayata geçirebilmemizi sağlayan Allah'a şükürler olsun.. Herkesin rüyaları gerçek olsun inşallah...
Buyrun enfes Kartepe'den kareler..