9 Temmuz 2011 Cumartesi
66.6
7 Temmuz 2011 Perşembe
Acaip Aktive Olduk
2 Temmuz 2011 Cumartesi
Çok Şükür Annem ve Babam Moron
Misafir yazar Ela tarafından kaleme alındı.
İşte size 3 yaşına yaklaştığım şu günlerde neler için şükrettiğimin listesi şekerler:
1. Çorap çekmecemin arkasına sakladığım biraz çiğnenmiş sakızlarımı annemin henüz bulamadığına şükrediyorum.
2. Annemle babamın günün sonunda zilyon isteğimden hangisine ''Evet'' hangisine ''Hayır'' dediklerini hatırlayamayacak kadar bitkin olmalarına şükrediyorum. Bazen onları o kadar yoruyorum ki birbirleri ile diyalog kuramayacak kadar bitkin oluyorlar. Böylece ben ne istiyorsam alıyorum.
3. Büyükanne ve büyükbabalarımın transyağlar, kurşun bazlı boya veya hatta araba güvenliği konusunda pek birşey bilmemelerine şükrediyorum.
4. Kendi yaşıtlarımla tuvalet hakkında konuşabildiğim zamanları çok seviyorum.
5. Annemin gözlerinin gittikçe bozulmasına şükrediyorum. Böylece DVD menüsünde bir bölüm yerine tüm bölümleri seçebiliyor ve bana da daha fazla Caillou izleyebilme imkanı tanıyor.
6. Oyuncak bebeklerimin odama kusmayı bıraktığına şükrediyorum (yazık onlara hastalardı).
7. Artık daha güçlü olduğum ve istediğim sandalyeyi istediğim yere sürüklediğim için benden hiçbirşey saklayamadıklarına şükrediyorum. Herşeyi bulurum.
8. Ve son olarak, anne ve babam için şükrediyorum çünkü onların vasat ebeveynlik yetenekleri olmasaydı yaptığım hayvanlıkların yarısını bile yapamazdım. Teşekkürler Anne ve Baba!
12 Haziran 2011 Pazar
35 Aylık Ela ile Süt Gerçekleri
3 yaşına yaklaşan, bebeklikten çıkıp küçük bir çocuğa dönüşen bir kızım var. Hala annesini emiyor. Hem de her gün. Ece doğduğundan beri emmek isteğini artırdı. Şu an hergün 1 kere meme emiyor. Etraftakiler kızıma sürekli, ''Sen büyüdün, yeter artık'' falan diyorlar. Hepsine kızıyorum, ''nasıl isterse öyle yapar siz karışmayın'' diyorum. O annesinin sütünü istediği kadar alabilir, onun hakkı. Ece'nin de. Çocuklarıma karışılmasına gerçekten sinirleniyorum. Hiç emzirmeyen insanın da kendi seçimi, uzun süre emziren insanın da. Ben bu deneyimi yaşamakdan memnunum.
7 Haziran 2011 Salı
Yat Limanı ve Bebelerle Tekne Turu
6 Haziran 2011 Pazartesi
Konuş, Konuş, Konuş
Konuş konuş, konuş, konuş, konuş, konuş.
Bu 3 yaşına yaklaşan kızımı özetliyor. Bu çocuk konuşabiliyor. Konuşmak hakkında bile konuşuyor. Kendi sesini duymak için konuşuyor. Hiçbir şey hakkında konuşuyor. Ben çok konuştuğumu düşünürdüm; bu çocukdan sonra hiç konuşmuyormuşum.
Belki bu normal bir 3 yaş davranışıdır bilmiyorum. Belki biraz geveze bir 3 yaş çocuğu bilemiyorum. Fakat bildiğim birşey var ki sürekli durmayan geveze beni akıl sağlığımın sınırlarına itiyor ve yemin ederim ara vermezse, muhtemelen atlayacağım.
"Neden?"
"Anne, o ne?"
"Anne. Anne. Anne. Anne."
"Holly Dolly'i seyretmek istiyorum."
"Bir dondurma istiyorum."
"Dışarı çıkmak istiyorum."
"Kendim yapacağım."
"Çişim var."
Bunların hepsi mi? 5 saniye içinde söyledikleri.
Ve bana komik gelen şu ki, biz, anne babalar her zaman ilk çocuğumuzu daha ilk ba ba, ga ga dedikleri günden itibaren konuşmaya itiyoruz. ''Anne'''yi, ''baba'''yı duymak istiyoruz çünkü ilk kelimeleri çok tatlı. Anneanne, babaanne, dedeler, arkadaşlar, yabancılar duysun istiyoruz.
Sonra konuşmayı itmeye devam ediyoruz. Biliyorum, gelişimleri için iyi. Fakat gerçekten konuşmaya başladıklarında da sussunlar istiyoruz. Bazen. Kafamız kaldırmıyor. Kendimin olana kadar küçük çocukların ne kadar konuştuğunu hiç ama hiç farketmemişim.
24 Mayıs 2011 Salı
Mis Gibi Çorba
Güzel bir çorba için daha iyi bir zaman olabilir mi? İşte geçen gün yaptığım harika çorbanın tarifi. Benim tarifim, transyağlar, yağlar hatta gıda içermese de, diyette olan nankör annem bir parça yemeyi bile reddetti. Neyse ne. Bana daha fazla kalır. Daha iyi.
İşte benim tarifim:
İçindekiler:
-6 veya 12 kap su
-2 avuç çamur
-287 boya kalemi parçası, kırılmış
-8 boru temizleyici
-Bir tüp yapıştırıcı
-5 parça tebeşir
-7 taş
-2 parça gül yaprağı
Opsiyonel: içi kumlu tırnaklar, ataç ve aliminyum folyo.
Yönlendirmeler: Kullanmaman gereken bir kaseye banyo suyundan koy. Yol üzerinde giderken oraya buraya döktüğüne emin ol. Tüm içerikleri al ve kaseye boca et. Tüm içindekiler dışarı fırlayana kadar karıştır. Halıya falan bulaşığın yayılmasına özen.
Hazırlama Zamanı: Annen seni durdurana kadar.
Servis: 2 oyuncak bebek, 3 peluş hayvan ve bir sürü karınca.
Temizleme Zamanı: Keşke bilsem. Annem temizledi. Sanırım birkaç saat almıştır.
4 Mayıs 2011 Çarşamba
Son Diyaloglar
27 Nisan 2011 Çarşamba
Ela'nın Kurabiyesi
26 Nisan 2011 Salı
Eğlencelik
18 Nisan 2011 Pazartesi
Ela'nın Herpes Deneyimi
14 Nisan 2011 Perşembe
33 ay - 3 yaşa 3 ay
İlk eniğimiz olan Ela hatun dünya üzerindeki en hızlı 33 ayını tamamladı. Ve bu süre içinde kendine tırmanacak yeni yerler, yeni yaramazlıklar yarattı. Kendi yaşıtları içinde en yükseğe tırmanma dalında madalya kazanan Ela hanım, şimdilerde ise bacaklara ve düz duvara tırmanmaya başladı. Ben artık hamileliğimde beni bir örümböcekin ısırdığına nerdeyse eminim.
10 Nisan 2011 Pazar
Küçük Çocuklar Aşağılıklara Karşı
28 Mart 2011 Pazartesi
Ela'nın İlk Kütüphanesi
8 Mart 2011 Salı
Mahsur Kaldık.
Ela: Anne, kaka popomdan mı çıkıyor?
Ben: Evet, canım.
Ela : Yemeklerde mi oraya gidiyor?
Ben: Evet, tatlım.
Ela: Kakaları mı sıkıştırıyor?
Ben: Hayır, Miden alıyor kaka olucak yemekleri popona gönderiyor. Popon da kaka yapıp tuvalete atıyor. (o sırada dua ediyorum cevaplayamayacağım birşey sormasın, çünkü çok açıldım).
Ela: (Bir süre sessiz) Anne, benim kakam konuşuyor!
Ben: Hayır tatlım konuşmuyor.
Ela: Evet tabii konuluyor. ”viiiii” diyo.
Ben: (gülerek) Bazen kaka çıkarken o sesi çıkarır canım haklısın.
Ela: Anne, Bazen de çok BÜYÜK ses çıkarıyor!
Ben: Eka kim peki?
Ela: Bildiğin Eka işte:)
23 Şubat 2011 Çarşamba
Süpersonik Biberon
11 Şubat 2011 Cuma
Ela TAAAM 31 Aylık
24 Ocak 2011 Pazartesi
En Favori Kızım
22 Ocak 2011 Cumartesi
Çık Dışarı Oynayalım
Bizim çözümümüz: bu çocuğu evden dışarı çıkar.
İlk yaptığımız eskisi gibi Mygym'e üye olmak oldu. Fakat ilk gittiği gün hasta oldu ve sırasıyla evdeki herkes bu hastalığı geçirdi. Hala kronik bir öksürüğü var gece geniz akıntısından öksürükle uyanıyor. Ama yine de götürüyoruz çünkü oyalanması çok zor bir azmana dönüştü. Sürekli eğlence istiyor, oyun istiyor. Haklı ama ben de bir yenidoğan sahibi zavalı bir anneyim. Enerji de bir yere kadar. Ece büyümüş olsa birbirlerine kırdırıcam ama şimdi haksız rekabet de var. Genel olarak sabahları onu dışarı çıkarıyorum, yağmur, çamur, güneş, kar dinlemeden. Atıyoruz kendimizi sokağa. İyice yorulup kendisi "eve gidelim anne" diyince dönüyoruz. Zaten o zaman zırt diye uyuyuveriyor. Öğle uykusundayken ben de biraz dinlenecek vakit buluyorum. Öğleden sonra bir yaratıcı oyun zamanı ki bunu bakıcı ile de oynayabiliyor. Yaratıcı oyun derken totondan uydurucaksın işte. Hayali arkadaşlar veya evdeki oyuncaklarla hayali oyunlar. Akşamüstü dans ve müzik. Genelde ben baygınlaşınca kitap. Aralarda ben emzirirken de onunla hayali oyun veya kitap okuma olayına girebiliyoruz.
Bence çocuklarımıza yiyeceklerimizin nerden geldiğini öğretmek çok önemli. Onları toprakla tanıştırmak, yediklerimizin toprakda büyüdüklerini görmeleri çok güzel. Yazın babasına bahçede sulama tipi şeylerde yardım ederek biraz öğrendi Ela. Çok da seviyordu, çok yoruluyordu. Rahat bir uyku için iyi oluyordu.
Bakalım kış aylarının kalanında ne yapacağız. (Kışın yapılacak şeylerle ilgili başka önerisi olan? Şimdi benim planım şu. Haftada birkaç gün hava nasıl olursa olsun eğlence ve gezi için dışarı çıkacağız. Donmuş göllerin üstünde taş kaydıracağız. Kurbağa yakalamaya çalışacağız. Böceklerin önüne taş koyup nereden yol buluyor takip edeceğiz. Umalım ki yavaşça ama kesin olarak orda burda uyuyakalmadan aktivite planlarımızı gerçekleştirebiliriz.
11 Ocak 2011 Salı
Beni anne yapan cüce 2.5 Yaşında!
Ama iyi ki doğurmuşum onu. Bana anneliği öğretti. Bana 2. kere anne olmayı istetti. Hem de o fırlama hallerine rağmen. Bana hayatın bambaşka yönlerini göstertti. Ona olan sevgimi anlatmam imkansız. Yılların geçişini izlemek ne kadar hoş. Elleri ellerimde büyüdü tatlımın, daha çok büyüsün inşallah. Zaten bu hızla büyürlerse 10 seneye evdeki en kısa insan ben olucam o kesin.
Şu sıra bilindiği üzere çok çılgın Ela. Son zamanlardaki birkaç dialogu ile bitirelim.
* Ben: akşama misafirimiz var kızım..
* Ela: tüh
--------------------------------
Bir arkadaşının doğum gününde
Ben: Artık gitmemiz lazım Ela'cım. Ece acıkmış.
Ela: Bana burda bişiy olmaz anne, ben kaliim.
---------------------
Ela: Anne, keyfin nasıl?
Ben: İyi kızım, senin keyfin nasıl?
Ela: İYi
-------------------
Ela: (Ece'ye) Geş (güzel) kızım benim. Kuyban olurum sana
------------------------------------
-------------------------
Bir şarkı var..
gıt gıt gıdaak
yumuytam sıcaaakk.
(ela'dan son kıtası ) inanmazsan inanmaaa (doğrusu inanmazsan gel de bak)
------------------------
Ela: anne bana kayuu açabilirmisin?
Ben: tabii kızım babanla konuşuyorum biraz bekler misin?
Ela: tamam, sabırlı olabilirim. (hayret)
------------------------
Ela: uykum kaçtı anne uyuyamıycam
Ben: gel yakalayıp gözlerine koyalım
ela: koydun mu anne
ben: koydum.